Pornografi toplumumuza yeni katılan bir şeydir, bu yüzden de etkileri hala tam olarak bilinmemektedir. Bu nedenle mevcut kullanıcılar, porno yüzünden fizyolojik ve psikolojik olarak yeniden yapılandıkları için, esasen örgütlenmemiş uluslararası bir deneye katılıyorlar.
Ödül, dopamini artırır ve bağımlılık yapan davranışlar dopamini en çok artıran şeylerdir. Ama dopamin ayrıca motivasyonu ve davranışı düzenler ve bir davranışı cesaretlendirmek, başlatmak, devam ettirmek için gereklidir.
Bilişsel tedavi, nöron devrelerini yapılandırır ve CBT’nin iyleştirici etkilerinden sorumlu olan dopamin D2-reseptörünün işlevini geliştirir (Cervenka et al., 2012).
Porno; alkol, eroin ve kokain gibi bağımlılıkla ilişkili olan aynı beyin mekanizmalarını etkinleştirir. Tüm bu bağımlılıklar uyuşmuş bir zevk tepkisi yaratır, yani dopamin D2-reseptörleri ve CRF-1 reseptörleri zayıflar. Böylece beyinde mevcut olan dopamine hassasiyet azalır ve bu da bağımlıların normal hayattan aldıkları zevke daha az duyarlı olmasına neden olur.
Porno kullanıcıları üzerine 2012 yılında yapılan bir araştırma, daha az ödül devresi (gri madde), daha az sinir bağlantısı ve opioid (ağrı kesici) reseptörlerinde düşüş buldu. Bu etkiler porno kullanımı arttıkça kötüleşti (Kühn and Gallinat, 2014).
Daha az şiddetli olsa da; aşırı abur cubur, sigara ve internet de bu etkileri yaratabilir. Bir sürü küçük dopamin “vuruşu”, daha büyük olanlara göre beyni daha az yapılandırır.
Androjen reseptörleri testosterona bağlanır ve erkek gelişimi, cinsellik ve gen ifadesi için kritik öneme sahiptir. Boşalma, en az 24 saat boyunca beyindeki androjen reseptörlerinin yoğunluğunu azaltır ve kandaki testosteron ve östrojen seviyesi ne olursa olsun belirli beyin bölgelerindeki östrojen reseptörlerini artırır (Fernandez-Guasti, et al., 2003; Phillips-Farfán, et al., 2007). Cinsel yoksunluk testosteronu arttırır. Bir haftalık yoksunluğun ardından, serum testosteron seviyesi başlangıcın %147,5’ine yükselir (Jiang et al., 2016). Erkeklerde testosteronun ve androjen reseptörlerinin işlevi, güven ve rekabet gücü ile bağlantılıdır (Eisenegger, 2016).
Orgazmdan sonra prolaktin artar ve bu da dopamini düşürür. Prolaktin, hamile kadınların süt üretmesini sağlayan bir proteindir. Hiperprolaktinemi, aşırı prolaktin üretimi, erkeklerde; hipogonadizme, kısırlığa, ereksiyon bozukluğuna ve jinekomastiye (“erkek göğüsü”) neden olur. Prolaktin, dopamini engeller ve orgazmdan sonra “büyük oranda artar” ve bu da strese, travmaya, hipotiroidizme ve nöbetlere neden olur. B6 vitamini ve piridoksin, dopamini arttırır ve prolaktini düşürür.
Porno, cinsel işlev bozukluğuna neden olur ve cinsel ilişkiyi sıkıcı hale getirir (Park et al., 2016). Pornografiye bağımlı olmak öz saygıyı, genel ruh halini, motivasyonu, idrak becerisini ve enerjiyi kötü etkiler. Pornonun; ilişki kalitesini ve memnuniyetini, akademik performansı, cinsel tatmini, evlilik kalitesini ve istikrarını ve kadın partnerlerin öz güvenini düşürdüğüne dair nedensellik tespit edilmiştir (Stewart and Szymanski, et al., 2012). Ve gerçek eşler için gerçekçi olmayan, abartılı beklentileri artırır (Zillman and Bryant, 1988; Lambert, et al., 2012; Muusses, et al., 2015; Perry, 2017).
Porno bağımlılığı genellikle sıradan bir materyalle başlar. Sonra fetişe, daha sonra da sert fetişe ilerler. Çünkü dopaminle uyuşturuldukça daha fazla yeniliğe ve uyarıcıya ihtiyaç duyulur. Bağımlılık kötüleştikçe kullanım seansları uzar, içerik daha aşırı hale gelir ve hayata ve ilişkilere yabancılaşma artar; çoğu kişi eşlerini kaybeder ve sosyal olarak geriler.
Bıraktığınızda bu etkiler tersine döner ama bu biraz zaman alabilir, genel fikir birliği sürenin 3 aya kadar çıkabileceği yönündedir (Porto, 2016; Park, et al., 2016). Web siteleri ve topluluklar iyileşme dokümanlarıyla doludur, özellikle de uygun cinsel işlevin geri kazanılmasıyla ilgili.
Pornonun tehlikelerine dair yeterli bilimsel ve deneysel kanıt göz önüne alındığında, bırakmayı denememek ve ne olacağını görmemek için hiçbir nedenimizin olmadığını düşünüyorum. Memnun edici bir hayata doğru bir adım daha.
Alıntı Yapılan Çalışmalar
Cervenka, S, et al. “Changes in Dopamine D2-Receptor Binding Are Associated to Symptom Reduction after Psychotherapy in Social Anxiety Disorder.” Translational Psychiatry, vol. 2, no. 5, 2012, doi:10.1038/tp.2012.40.
Eisenegger, Christoph, et al. “Testosterone and Androgen Receptor Gene Polymorphism Are Associated with Confidence and Competitiveness in Men.” Hormones and Behavior, vol. 92, 2017, pp. 93–102., doi:10.1016/j.yhbeh.2016.09.011.
Fernandez-Guasti, Alonso, and Gabriela Rodriguez-Manzo. “Pharmacological and Physiological Aspects of Sexual Exhaustion in Male Rats.” Scandinavian Journal of Psychology, vol. 44, no. 3, 2003, pp. 257–263., doi:10.1111/1467-9450.00343.
Fernandez-Guasti, Alonso, et al. “Sexual Behavior Reduces Hypothalamic Androgen Receptor Immunoreactivity.” Psychoneuroendocrinology, vol. 28, no. 4, 2003, pp. 501–512., doi:10.1016/s0306-4530(02)00036-7.
Jiang, Ming, et al. “A Research on the Relationship between Ejaculation and Serum Testosterone Level in Men.” Journal of Zhejiang University-SCIENCE A, vol. 4, no. 2, 2003, pp. 236–240., doi:10.1631/jzus.2003.0236.
Kühn, Simone, and Jürgen Gallinat. “Brain Structure and Functional Connectivity Associated With Pornography Consumption.” JAMA Psychiatry, vol. 71, no. 7, 2014, p. 827., doi:10.1001/jamapsychiatry.2014.93.
Lambert, Nathaniel M., et al. “A Love That Doesn’t Last: Pornography Consumption and Weakened Commitment to One’s Romantic Partner.” Journal of Social and Clinical Psychology, vol. 31, no. 4, 2012, pp. 410–438., doi:10.1521/jscp.2012.31.4.410.
Muusses, Linda D., et al. “Internet Pornography and Relationship Quality: A Longitudinal Study of within and between Partner Effects of Adjustment, Sexual Satisfaction and Sexually Explicit Internet Material among Newly-Weds.” Computers in Human Behavior, vol. 45, 2015, pp. 77–84., doi:10.1016/j.chb.2014.11.077.
Park, Brian, et al. “Is Internet Pornography Causing Sexual Dysfunctions? A Review with Clinical Reports.” Behavioral Sciences, vol. 6, no. 3, 2016, p. 17., doi:10.3390/bs6030017.
Perry, Samuel L., and Cyrus Schleifer. “Till Porn Do Us Part? A Longitudinal Examination of Pornography Use and Divorce.” The Journal of Sex Research, vol. 55, no. 3, 2017, pp. 284–296., doi:10.1080/00224499.2017.1317709.
Phillips-Farfán, B.v., et al. “Increased Estrogen Receptor Alpha Immunoreactivity in the Forebrain of Sexually Satiated Rats.” Hormones and Behavior, vol. 51, no. 3, 2007, pp. 328–334., doi:10.1016/j.yhbeh.2006.12.001.
Porto, R. “Habitudes Masturbatoires Et Dysfonctions Sexuelles Masculines.” Sexologies, vol. 25, no. 4, 2016, pp. 160–165., doi:10.1016/j.sexol.2016.03.004.
Stewart, Destin N., and Dawn M. Szymanski. “Young Adult Women’s Reports of Their Male Romantic Partner’s Pornography Use as a Correlate of Their Self-Esteem, Relationship Quality, and Sexual Satisfaction.” Sex Roles, vol. 67, no. 5-6, 2012, pp. 257–271., doi:10.1007/s11199-012-0164-0.
Kaynakça yayınladığınız için teşekkür ederim siz kaliteli işler yapıyorsunuz
Daha güzel yerlerde olmanız temenisiyle bütün ekibe kolay gelsin diyorum
3 ayda iyileşme belirtileri olabilir ama pornonun beyinden çıkması çok uzun sürer diye düşünüyorum.Çünkü porno salgıladığı kimyasallar sayesinde beyinde çok güçlü nöronal yollar oluşturur ve bunu binlerce gün tekrarladığınızı düşünün.Bin kere aynı yolları güçlendirmek !! ve görüntülerin zihne HD bir şekilde kazınmasını sağlamak !! bundan daha berbat hiçbirşey yoktur.
Ama araştırmaların da dediği gibi beyin esnek bir organdır.Bu yüzden porno-mastürbasyon ikilisiyle binlerce gün uyuşturulmuş beyin,bıraktıktan sonra fabrika ayarlarına dönebiliyor.Bu yüzden beyin plastisitesini uyarıcak şeyler yapılması gerekiyor
İnşallah bu son sürecim olur. Bunu okurken bile tetikteyim