İnsanlar sana, kendine duyduğun saygı ölçüsünde saygı gösterecek. Kendine duyduğun saygı da zamanına verdiği önemle belirlenecek. Zamanına önem vermeden sınırsızmış gibi harcarsan büyük ihtimalle emeklilik günlerini gerçekleşmesi mümkünken gerçekleştiremediğin şeylerin pişmanlığı ile geçireceksin.
Bir şekilde bu hayat akacak. Günler, aylar, yıllar geçecek ve bu dünyadan göçüp gideceğiz. Önemli olan bu geçtiğimiz yolun uzunluğu ya da kısalığı değil. Önemli olan bu yoldan geçerken hissettiğimiz duygular. Eğer ki yol boyunca ayaklarının dibinden kaldırmazsan başını ve uzaklardaki güzelliklere bakmak için çevirecek cesareti göstermezsen hayatta, büyük bir pişmanlık içerisinde bitireceksin bu hayatı. Aynı zamanda kontrol etmeden geçirdiğin her anı yarım yaşamış olacaksın.
Bu nedenle şairin de dediği gibi hayatı yoğunluğuna yaşamalı. Her bir anın farkında olmalı, doyasıya yaşamalı. Ancak bu şekilde mutlu olabilir ve kötülüklerden uzak tutar benliğini insan. Ancak zihnini faydalı şeylerle doldurur ve enerjisini amaçları için harcarsa tamamen bağımsızlaşabilir.
İki yılı aşkın süredir yaşadıklarımı anlatıyor, araştırmalar yapıyor, sizlerin hikâyelerini dinliyorum. İki yıl boyunca edindiğim tecrübe bana şunu gösteriyor: Gününü belli bir amaç için tam verimle geçirmeye çalışmayan insan gerçek mutluluğa ulaşamaz, bağımlılıklarından kolaylıkla kurtulamaz. Kişi bağımlılıklardan bir şekilde kurtulsa bile gayesiz bir hayat onu eski bataklığa geri götürür.
Zaman yönetimi dediğimizde takvim uygulamalarından, gün planlamasından bahsetmemizi beklemiş olabilirsiniz. Bu tarz planlamalar en son öğrenilmesi gereken pratik uygulamalardır. Bir amacı olmayan kişi zamanını yönetemez, zamanı yönetmek için kendinde ittirici bir kuvvet bulamaz.
Zaman yönetiminde yapılması gerek ilk şey kişinin kendisini analiz etmesi, neler yapmak istediğini ve neler yapabileceğini ortaya koymasıdır. Zamanı doldurduğumuz kitap okuma, tiyatroya gitme, ders çalışma gibi eylemler bu amaçlara, büyük amaçlara hizmet etmek içindir sadece. Bir amaç olmadan okunan kitaptan, edinilen bilgiden, ders çıkartılan yaşantıdan tam verim alınamaz.
Kendinizi tanımanız için SWOT analizi ve Johari penceresi faydalı pratik uygulamalardandır. Kısaca bahsedecek olursak SWOT analizinde güçlü, zayıf yanlarınızı; fırsat ve tehlikelerinizi yazarsınız. Bu dört parametre kendinizi somut olarak görmenize oldukça katkı sağlayacaktır.
Johari penceresi de dört bölümden oluşuyor. Senin ve çevren tarafından bilinen özelliklerin, senin bildiğin ancak çevrenin bilmediği özelliklerin, senin bilmediğin ama çevrenin bildiği özelliklerin ve hiç kimsenin bilmediği özelliklerin.
Bu iki uygulamayı objektifliğine güvendiğiniz dostlarınıza sorarak kendinizi kandırmadan gerçekleştirin. Bu iki uygulamayı gerçekleştirdikten sonra kendisini bulmuş birisi olmayacaksınız ancak bunun için önemli bir adım atacaksınız.
Kişisel gelişimde aldandığımız önemli bir husus da her şeyin bir anda olması gerektiği. Ani kararlar, ani düşünceler, birden bire gelen ilhamlar, inançlar anlatılıyor ve dinlenmek isteniyor. Tüm kötü duruma rağmen direnip gelişim sağlamaktansa birden gelen değişimleri dinlemek insanları rahatlatıyor. Oysa tüm değişimler bir birikim sonucu oluşur. Şu an burada yaptığımız şey de bir birikimi başlatmak.
Kendini tanımak bir süreçtir. Şimdi anlattığımız iki uygulama ile birlikte bu süreci başlatıyoruz. Sizden isteğimiz bu videoyu izledikten sonraki yedi günü kendinizi inceleyerek geçirmeniz. Toplum içerisinde verdiğiniz tepkileri, insanların size hitap biçimini, kendinizin eksik ve güçlü yanlarınızı, insanların size hissettirdikleri duyguları analiz edin. Videolarınız varsa onları inceleyerek çok daha objektif saptamalarda bulunabilirsiniz.
Kendinizi analiz ettikten sonra “bu dünyaya ne vermek istiyorum”, “hangi işte iyiyim” ve “dünyanın neye ihtiyacı var” sorularını sorun. Bu soruları sorarken tek başıma dünyayı mı değiştireceğim diyebilirsiniz. Bu sorular belki dünyayı değiştirmenizi sağlamayacak ancak dünyanızı değiştirmenizde büyük rol oynayacak.
Bu sorulara örnek bir cevap verelim. Örneğin edebiyatla ilgilisinizdir ve belli bir birikiminiz vardır. Güncel edebiyatta da bilim kurgu türünde eksiklik görüyorsunuzdur. Eğer ki siz yazı yazmak istiyorsanız, bilim kurguya ilginiz varsa ve insanlar kaliteli bilim kurgu okumak istiyorsa bu sizin tutkularınızdan, hayat amaçlarınızdan birini oluşturur.
Bunu her alanda yapabiliriz. Örneğin benim psikolojiye ve bağımlılıklara ilgim bulunuyor. İnsanların bağımlılıklarından kurtulup kaliteli hayat yaşamalarını istiyorum ve Türkiye’nin pornografi konusunda bilinçlenmeye ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Ben bu üç etmen nedeniyle mühendis olarak devam edebileceğim hayatımı tamamen değiştirerek psikolog olmaya karar verdim. Bu kararım bana bir yıla mâl olsa da halen pişman değilim. Sizlere tecrübelerimi aktarmaktan büyük bir zevk duyuyorum. Bu benim hayat amaçlarımdan bir tanesi.
Özetle hayatınızı bir amaç belirlemeden planlayamazsınız. İnternette bulacağınız plan teknikleri eğer bir altyapınız yoksa sizi en fazla birkaç hafta idare edecektir. Bu nedenle zamanınızı planlamadan önce kendinizi analiz etmeli, benliğinizin farkına varmalısınız. Bu, masa başına geçip birkaç satır yazıyı kağıda aktararak yapılacak bir iş değildir. Bir süre boyunca kendinizi incelemeli, davranışlarınızı ve tepkilerinizi tahlil etmelisiniz. Bu tahlili hızlandıracak ve yardımcı olacak SWOT analizi ve Johari penceresi tekniklerini kullanabilirsiniz. İnternet bu iki teknikle dolu durumda. Detaylı bilgiyi video sonrası araştırarak edinebilirsiniz.
Swot analizinizi ve Johari pencerenizi yapıp kendinizi gözlemlerken kendinize şu soruları sorun: Ben hangi işi iyi yapıyorum, hangi işi yapmak istiyorum, insanların neye ihtiyacı var? Bu üç soruya “bana ne için para ödeniyor” sorusunu da sorabiliyorsanız tadından yenmez.
Bu üç soruyu cevaplamak size bir hayat amacı belirtecek. Bu amaca yoğunlaşıp üzerinde düşüneceksiniz. Bu yoğunlaşma da tıpkı kendimizi analiz ettiğimiz gibi bir süreç alacak ve bir tohum gibi büyüyecek zihnimizde. Bu amaç olgunlaştığı zaman artık kendimize hedefler koymanın, hedefleri bölmenin zamanı gelecek. O da serinin bir sonraki içeriğinde incelenecek.
Hala olmadıysanız kanala abone olmayı unutmayın ve çevrenize Neverfap’e başlamaları için motivasyon verecek birisi haline gelin. Kafanıza takılan soruları ya da hissettiğiniz değişimleri yorumlar kısmında belirtebilirsiniz. Gelişiminiz daim olsun.