Hizli Degisim

Pornografinin zararı, Hızlı Bir Şekilde Değişimindedir

Pornografinin tehlikesine işaret eden şüpheciler, pornonun uzun süredir var olduğunu belirtiyorlar. Sonuçta Antik Yunanlılar, çömleklerine/seramiklerine cinsel resimler çizmişlerdir. Ama yunan vazolarındaki resimleri, günümüzün sonsuz hardcore video çeşidiyle karşılaştırmak: Elma ve kumkuat bitkisini (Limona benzeyen bir meyve) karşılaştırmak gibidir. Teknoloji sadece porno içeriğini değil, aynı zamanda nasıl, ne zaman ve hangi yaşta tüketildiğini de değiştiriyor.

Yıl 1953’tü ve Hugh Heffner, Playboy dergisinin ilk sayısını yeni yayınlamıştı.

O tarihten beş yıl önce, cinsellik hakkında tartışmalı ama son derece popüler bir kitap yayımlayan Dr. Alfred Kinsey yüzünden seks, Amerikan’ın kültürel konuşmalarının daha belirgin bir parçası olmaya başladı. O, cinsellik hakkında açık bir şekilde konuşan ilk bilim insanlarından ve yazarlardan biri olarak tanındı ve kitapları çok sattı.

Heffner, seks hakkında değişen kültürel görüşlerden para kazanma şansını gördü. Bu yüzden yeni dergisinin satışlarını en üst düzeye çıkarmak için, pornonun imajını, yakın arkadaşınızın sofistike ve genel toplumsal konuları okuyabileceği bir şeymiş gibi değiştirerek pornografik fotoğrafları, saygın yazarların yazdığı deneme ve makalelerin yanına koydu. Playboy’da porno, saygın ve başarılı bireylerin uğradığı zararsız zevkten başka bir şey gibi görünmemeye başladı.

Şimdi de VCR’lerin (Video kaset kaydedicilerin) aniden insanların evde film izlemesini mümkün kıldığı 1980’lere doğru ilerleyelim. Porno tüketicileri için bu, kasabanın köhne tarafında rahat olmayan sinema salonlarına gitmek yerine, yerel film kiralama yerlerinde arka odaya gittikleri anlamına geliyordu. Tabii, hala (Pornoyu) bulmak için dışarı çıkmak zorunda kaldılar, ama porno çok daha erişilebilir olmuştu.

Ve daha sonra internet geldi ve her şeyi değiştirdi.

Porno, 1990’larda Web’e girdiğinde, aniden internet bağlantısı olan insanlarla mevcut en iyi görüntüler arasında birkaç tıklamadan başka bir şey yoktu. Çevrimiçi Porno endüstrisi patladı. 1998 ile 2007 arasında pornografik web sitelerinin sayısı %1800 arttı. 2004 yılına gelindiğinde, porno siteleri Google, Yahoo! ve MSN Search’ün bir araya getirilmesinden dolayı ziyaretçi sayısı üç kat daha fazla arttı. Dünyanın daha önce hiç görmediği bir şekilde “çok büyük bir” sektör olmuştu. İnternet verilerinin %30’u porno ile ilgiliydi. Ve dünya çapında porno gelirleri (internet, seks shop’lar, otel odalarında kiralanan videolar vb. dahil), Microsoft, Google, Amazon, eBay, Yahoo!, Apple, Netflix ve Earthlink’in gelirlerini aştı!

İnternet porno popülaritesi orman yangını gibi büyüdükçe, etkisi de büyüdü. Ağ televizyon şovları, görüntüleme başına ödemeli kanal dizileri ve filmler, internet pornolarına alışkın olan kitlelerin dikkatini çekmek için daha fazla (pornografik içerikle karıştırılmış) grafik içeriği ile giriş yapmaya başladı. 1998 ile 2005 arasında, Amerikan TV şovlarındaki seks sahnelerinin sayısı neredeyse iki katına çıktı. Ve sadece yetişkinlere yönelik programlarda gerçekleşmiyordu. 2004 ve 2005 yıllarında yapılan bir çalışmada, 20 TV şovunun %70’i en çok gençler tarafından izlendi ve cinsel içerik içeriyordu ve neredeyse yarısı cinsel davranış göstermişti. Ve ilk kez porno, genç yaşamının rutin bir parçası haline geldi ve ergenler seks hakkında önemli bir yol öğrendiler.

Şimdiye kadar, pornonun etkileri hayatımızın her alanına karıştı. Popüler video oyunları artık tam çıplaklık içeriyor. Gençlere pazarlanan snowboardlar, porno oyuncularının fotoğrafları ile dolu. Çocukların oyuncakları bile cinselleşti.

Teknoloji sadece porno içeriğini değil, aynı zamanda nasıl, ne zaman ve hangi yaşta tüketildiklerini de değiştirdi. Genç erkek ve kadınların hepsi bugünün porno sorunu yaşıyor ve çalışmalar 14 yaşına gelindiğinde, ABD’deki üç oğlandan ikisinin geçen yıl porno izlediğini gösteriyor. Birçoğu da 24 saat erişebildikleri cihazlardan izliyor.

Ve bugünün pornografisinin doğası ve erişimindeki tüm bu değişiklikler için, herkesin en rahatsız edici bulduğu gelişmeden bile bahsetmedik: “İnsan ticareti“. Günümüzün köle ticareti, pornografiyle besleniyor. Ulusal İnsan Ticareti Kaynak Merkezi’ne yapılan tüm çağrıların üçte ikisinden fazlası, dünya çapında tahmini 21 milyon kurbanın seks ticareti yapmasını içeriyor. Ve bir ankette, reşit olmayan seks kaçakçılığı mağdurlarının %63’ünün çevrimiçi reklamlarının yapıldığı veya satıldıkları söylendi.

Bu, bir Üçüncü Dünya sorunu değildir. ABD’de seks ticaretinin pornografik siteler aracılığıyla yayılması, fuhuş ve çocuk kaçakçılığı halkalarının ötesinde birçok “ifşa pornosu” sitesine, porno oyuncusunun zorlanması, uyuşturulması ve/veya fiziksel suistimaline kadar uzanır. İnsan kaçakçılığı, “kuvvet, sahtekarlık veya baskı ile tetiklenen ticari seks eylemlerini” içerir.

Aslında, pornoya maruz kalmanın, yoksulluk, uyuşturucu bağımlılığı ve evsizliğin yanı sıra insan ticareti ile ilişkili en tutarlı risk faktörlerinden biri olduğu bulunmuştur. Ve kurbanlar, tutuklandıktan sonra porno, genellikle onları zorlanacakları eylemlere karşı duyarsızlaştırmak için kullanılır. Kelimenin tam anlamıyla porno, insan ticaretini beslerken insan ticareti de pornoyu besler.

Pornonun yeni bir şey olmadığı, sonsuza dek sürdüğü ve asla büyük bir zarara neden olmadığı iddiası, bugünün pornolarının daha önce var olan herhangi bir şeyden ne kadar farklı olduğunu düşündüğünüzde oldukça aptalca görünüyor. Porno, bir nesil önce var olan her şeyden, kıyaslanamaz şekilde daha erişilebilir, daha yaygın ve daha aşırıdır. Önceki nesillerdeki gençler arasında elden ele gezen çıplaklık içeren dergiler, gençlerin bugün eriştiklerine kıyasla hiçbir şey değildir. Ve bugün izlemenin sonuçları, gençlerin ebeveynlerinin öğrenmemesini umduklarının çok ötesine geçiyor.

İyi haber şu ki, pornografinin eşi görülmemiş bir şekilde yayılmasına yanıt olarak, pornografiyle ilgili gerçekleri yayarak ya da kurtulma teşebbüsünde başarısız olanlara yardım ederek destek olmak isteyen benzeri görülmemiş sayıda kaynak ve insan var. Bugünün pornografisi, insanlığın gördüğü hiçbir şeye benzemeyen yeni bir olgudur. Ancak pornoyu geriye itebilecek şeyler insanlığın kendisi kadar eskidir. Bunlar: Bilgelik, dikkatli olma ve gerçek aşka bağlılıktır.

Kaynak: https://fightthenewdrug.org/porns-harm-is-changing-fast/

0 0 votes
Makale Değerlendirmesi
Subscribe
Bildir
guest
5 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments
kllswtch
kllswtch
3 yıl önce

Hocam Bende Takıntı Başladı Önüme Müstehcen Birşey Çıkmasın Diye Odamdan Çıkmıyorum

S.Emre
S.Emre
3 yıl önce

Çok doğru. Ve insanlara normalmiş gibi empoze ediliyor. Zaten beyin izlediği içerikleri merak ediyor ” acaba gerçekte nasıl olur” diye. Sonuç porno bağımlısı suça meyilli oluyor. Heleki şimdiki ebeveynlere çok kızıyorum, eline veriyorlar telefonu, orada YouTube da videolar arası gidip geliyorlar. Ve sıklıkla erotik görüntülere maruz kalıyo. Heleki artık film , dizilerde , çizgi filmlerde kilot görmek normalleşti. Mesela sinema afişinde görüyorlar – daha doğrusu gözlerinin içine sokuluyor- kadın içinse neyse – erotik pozlar, görüntüler- erkek için neyse ,millet sırf onu görmek için akın ediyor – iyi para*.

Lamb of God
Lamb of God
3 yıl önce
Reply to  S.Emre

Durum hiç iç açıcı değil,artık müstehcensiz bir hayat yaşamak cidden günden güne zorlaşıyor, Daha küçükken hep çıplaklık içeren gazetelere maruz kaldım kimse beni uyarmıyordu, öyle nefret doluyumki geçmişe dönüp bana bunları maruz bıraktıranı yakalayıp yok etmek
istiyorum, ,500 günü aştım ama Bu kabustan kurtulamıyorum,
Bazen diyorum bu zehire maruz kalmadan önce araba çarpsaydı hiç karşılaşmasaydım
Geriye sadece pişmanlık ve geçmiş benden nefret kaldı
Bu sistemi yok edin ve İntikam vidalarını çevirin
İyileşmek için asla geç değil
Never Back Down

Slayer
Slayer
2 yıl önce

Her şey pornografikleşti. Medyanın ,ürününü satması için içeriğini cinselleştirmiştir.Yani bu kısım ekonomik çıkar için cinselliği kullanmaktır.Ama gelelim internet pornosuna.Bu sistemin amacının para olmadığını bilin.Çünkü zaten bu adamlar amerikan nüfusunun %2 sini oluşturmasına rağmen her şeyi onlar yönetiyor.Amaçları tüm ırkları onların kölesi haline getirmektir ve porno da bunun aracıdır.Ee peki porno olmadan köle haline getiremezlermi ? Asla!! Çünkü tüm insanları yönetmek istiyorsanız zihni körelten ve ruhu kirletip,insanı bir hayvan haline getiren bir pornoya ihtiyacınız olması gerekir.Toplumu yönetmek için iradesiz beyinlere ihtiyacınız vardır ve zararları bilinmeyip halk tarafından umursanmıyorsa ooh!!! tamda kitle yönetim silahı.Gerçek silahlarla savaşmak bu korkak itlerinin tam istedikleri bir durum değil çünkü gerçek bir savaşta karşı taraf zaten sizin düşmanınız olduğunu bilir ve ona göre planlar yapar ama pornonun ise ne düşman olduğu bilinir ne de zararlı olduğu bilinir.Aslında bunu, sizi sevmeyen komşunuzun,sürekli siz görmeden kahvenize öldürmeyen zehir atmasına benzetebiliriz.Amaç aslında düşmanlık arkadaşlar.Bu pislikler,onlar hariç tüm insanlığı mahvetmek istiyorlar.Porno iğrenç bir şeydir.Ve bu proje,insanların psikolojisini bozmak için çok iyi düşünülmüş bir oyundur.Kirlenen zihin ve ruh düzgün düşünemez,ve artık hayattan zevk alamaz hale gelir.Bunun sonucunda acıyı azaltmak için tahmin edeceğiniz gibi ”Daha fazla porno,daha fazla içki ve uyuşturucu”.Zaten çalışmalar gösteriyor ki,porno izleyenlerin,alkol ve uyuşturucu kullanımına daha yatkın olduğunu gösteriyor.Ee böyle bir durum varken adamlar nasıl büyük kitleleri yönetmesin ? İradesi olmayan bir kişi zaten yönetilir ve sistemin parçası haline getirilir.Olay bu arkadaşlar.Porno endüstrisinin sahiplerini şeytan olarak düşünüp ve kendinizi de onun ebedi düşmanı gibi görebilirsiniz.Aslında zaten öyle, ama şeytan bile porno kadar iğrenç bir olguyu getirememiştir.Cidden cidden durum çok kötü! bağımlı insanlar her gün aşşağılık görüntüleri izliyorlar ve sanki hiç zaman bitmiyecekmiş gibi .Yorumlarda dert yanıyorum çünkü çok üzücü durum arkadaşlar çok üzücü !!! Kirlenen ruhlar, yok olan iradeler, ahlaki olarak çöken toplum….. sanki bir savaş sonrası dram tablosu gibi.

Kadir Demir
Kadir Demir
9 ay önce

Bilgimizin farkındalığımızın artması ile öğrendiklerimizi hayatımıza da geçirebilirsek aslında bağımlılıktan kurtulmanın anahtarını bulmuş oluruz gibime geliyor. Herkese sürecinde başarılar dilerim…